Dengeli bir beslenme
örüntüsü, düzenli uyku ile vücudumuz Ramazan ayında zararlı fazlalıklarından
arınarak kendini yeniler, mide-bağırsak sistemimiz dinlenir, alkol ve sigara
alımı olmadığı için kanımız temizlenir, karaciğerimiz kendini yeniler. Düzenli bir
beslenme alışkanlığı kazanabilmemiz için bir fırsat doğar. Ramazan ayını ruhen
ve bedenen arınma yani bir detoks ayı olarak da düşünebiliriz.
Orucun ilk günlerinde
beslenme düzenindeki değişimden dolayı sağlıklı bireyler, Ramazan ayında
kabızlık, mide yanması, uyku hali, unutkanlık, dikkatsizlik, baş dönmesi, baş
ağrısı, kan şekeri düşüklüğü ve kilo artışı gibi bir takım sağlık sorunları ile
karşılaşabilir. Ramazan ayında sağlıklı beslenme kadar vücutta yaşanan
değişimler konusunda da bilinçli ve dikkatli olmamız gerekir.
Tüm gün aç kalan
vücudumuza, iftarda 3-4 çeşit yemeği bir arada ve hızlı bir şekilde alırsak,
boş midemize bir anda çok yükleniriz. Bu durum midemizde ağırlık, bulantı, gaz,
yanma, reflü, kabızlık gibi sağlık sorunlarına yol açacaktır. Bunları önlemek
için, iftarda su veya hurma ile orucumuzu açtıktan sonra, yağ oranı az olan
iftariyeliklerden (1-2 dilim peynir, 1-2 adet zeytin, 2 parça ceviz, domates,
salatalık maydanoz, yeşillik vb.) ve sonra bir kase çorba ile yanında birkaç
dilim kepekli ekmek, tam buğday veya çavdar ekmeği ile devam etmeliyiz. En az
10-15 dakika veya yarım saat sonra ana yemeğe geçmeliyiz.
Sahur, insanları oruca
hazırlayan en önemli öğündür. Mutlaka uyanılması ve kan şekerinin dengede
tutulması için, sahur yapılması gerekmektedir. İftarda ve sahurda; kızartma,
kavurma, salam, sosis, sucuk (şarküteri ürünleri) vb. gibi çok yağlı, çok
baharatlı, tuzlu yiyeceklerden uzak durmalıyız. Bunlar daha fazla susamaya
neden olacağı için oruç tutmamızı güçleştirecektir. Sahurda çok yemek yerine,
daha yavaş sindirilen, daha uzun süre tokluk hissi sağlayan proteinli ve lifli
yiyecekler tercih edilmelidir.
Yetişkin bir insan günde
1.5-2 lt su tüketmelidir. Ancak mevsimin sıcak olması, besin alımının
yapılamadığı süre boyunca, günde 2-2.5 lt suya ihtiyacımız olacağı için bu
miktar iftar ve sahur öğünleri arasında karşılanmaya çalışılmalıdır. Bol sulu
gıdalar almalıyız. Pişireceğimiz taze veya kuru meyve hoşaf/kompostoları
mümkünse şekersiz veya 1-2 lt suya maksimum 1 yemek kaşığı şeker konularak
pişirilmesi gerekmektedir.
Sindirim sistemi problemleri yaşamak
istemiyorsanız…
• Günlük en
az 20 gram lif tüketmeye çalışın.
• Bol sebze
ve meyve yiyin.
• Ekmek,
makarna ve beyaz pirinç yerine tam tahıllı ürünleri tercih edin.
• Bol su
tüketin; ancak aşırı kahve ve çaydan kaçının.
• Çözünmüş
liflerden zengin olan kuru erik gibi doğal laksatifler içeren ve kolesterolün
düşürülmesine de yardımcı olan besinler tüketin.
• Egzersizi
hayatınızın başköşesine oturtun. Egzersiz, bağırsak hareketlerinin düzenli
olmasına yardımcı olur ve stresi azaltır. Gıdaları sindirmek için vücudunuza
zaman verin ve yemek yedikten en az bir saat sonra egzersiz yapın.
•
Beslenme ve egzersize dikkat ettiğiniz halde uzayan bir kabızlığınız
söz konusuysa bu az çalışan tiroid bezi, diyabet ya da kullandığınız ilaçların
yan etkilerinin habercisi olabilir. Ayrıca iki haftadan uzun süren
kabızlıklarda dışkıda kan görülüyorsa ve açıklanamayan kilo kaybı varsa mutlaka
bir hekime başvurulmalıdır.
© 2021 Diyet Günlüğüm. Tüm Hakları Saklıdır..
Desing: 7thAjans